İstanbul TEM Otoyolu’nda yaşanan bir olay, günün en dikkat çekici konularından biri haline geldi. Bir sürücü ile polis arasında geçen tartışma, sosyal medya kullanıcıları tarafından hızla paylaşıldı ve birçok farklı yorum aldı. Olay, bir aracın diğer bir araca makas atması sonucu yaşanan gerginlikle başladı. Sürücü, makas atan başka bir araca tepki gösterirken, kendisini durduran trafik polisinin kimliğini sorgular bir tavırla, “Sen polis misin?” dedi. Bu olay, hem trafik güvenliği hem de sürücülerin kamusal alanlarda sergilediği davranışlar açısından tartışma yaratacak nitelikteydi.
Ülkemizdeki pek çok sürücü, yoğun iş temposu ve trafik stresi nedeniyle sık sık birbirleriyle tartışmalara girmektedir. Ancak bu olay, sosyal medya aracılığıyla geniş bir kitleye ulaşarak adeta bir gündem maddesi haline geldi. Olay anında bir sürücü, TEM Otoyolu’nda kendisine makas atan bir araca yanıt vermek amacıyla agresif bir davranış sergiledi. Araslardaki bir polisin konuyu çözmek amacıyla müdahale etmesiyle, olay daha da gerginleşti. “Sen polis misin?” diyerek trafikteki otoriteyi sorgulayan sürücü, polisin devreye girmesiyle birlikte daha fazla dikkat çekmeyi başardı.
Görüntülerin sosyal medyada paylaşılmasının ardından, izleyiciler iki farklı cephede tartışmalara başladılar. Bir kesim, sürücünün bu tavrını haklı bulurken, diğer kesim, polislerin görevlerini yerine getirmeye çalıştıkları ve bu tür sırt çevirmelerin trafik güvenliğini tehlikeye attığını vurguluyor. Sokaklarda yaşanan bu tür olayların, her zaman doğrudan müdahale edilmesi gereken davalar olarak algılanmadığını belirten birçok kullanıcı, trafiğin kontrol altına alınmasının, ancak saygılı bir diyalogla mümkün olabileceğini savundular.
Böylesi olaylar, aslında toplumumuzda trafik güvenliği konusunda ne denli önemli bir soruna işaret ettiğini gösteriyor. Sürücülerin trafikte birbirlerine karşı daha saygılı ve hoşgörülü olmaları gerektiği aşikar. Özellikle büyük ve yoğun yollarda, herhangi bir kazanın ciddi sonuçlar doğurabileceği göz önünde bulundurulduğunda, her sürücünün üzerine düşen sorumluluğu bilmesi gerekiyor. Temelde, trafik kurallarına uymak ve diğer sürücülerle iletişimde bulunmak, kazaları önlemek için kritik bir unsur.
Öte yandan, polislerin de durumsal farkındalık kazanmaları ve sürücüleri anlayışla karşılamaları, böyle çatışmaların önüne geçebilir. Hem sürücülerin hem de trafik polislerinin, birbirlerine karşı saygılı bir şekilde davranmaları ve soruları yapıcı bir tavırla yanıtlamaları, trafik güvenliğinin sağlanmasında önemli bir rol oynar.
İleriye dönük olarak, bu tür olayların önlenmesi için ulusal ve yerel yönetimlerin, sürücülerin eğitilmesine yönelik programlar hazırlaması gerekiyor. Trafik kurallarına ve güvenli sürüş tekniklerine dair bilinçlendirme çalışmaları, kamusal alanlarda yaşanan gerginlikleri azaltabilir. Ayrıca, sürücülerin ve polislerin bir arada hareket edebilmesi için diyalog kanallarının açık tutulması önemli bir adım olacaktır.
Görünen o ki, TEM Otoyolu’nda yaşanan bu makas tartışması, İstanbul trafiğinde yaşanan daha büyük bir sorunun sembolü haline geldi. Herhangi bir başlıkla tartışmaya açılmış olan bu kriz, oldukça tartışmalı olsa da, önemli olan, trafik güvenliği ve sürücülerin birbirlerine karşı saygılı davranışları üzerine daha geniş bir etki alanı yaratmaktır. Zira, güvenli bir trafik ortamı oluşturmak hepimizin ortak sorumluluğudur.