Sonbaharın gelmesiyle birlikte doğa yeniden canlanırken, hava kalitesindeki değişiklikler ve bitkilerin polenleri, alerjik hastalıkların artmasına sebep olabiliyor. Bu konuda uzman görüşlerine başvurmak, özellikle alerjisi olan bireyler için hayati önem taşıyor. Ülkemizin önde gelen alerji uzmanlarından biri olan Prof. Dr. Ömer Özlü, son günlerde yaşanan hava değişimlerinin ve çiçekli alanların, polen alerjisi olan bireyler için risk oluşturabileceği konusunda önemli uyarılarda bulundu.
Polen alerjisi, dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen yaygın bir sağlık sorunudur. Ülkemizde özellikle bahar aylarında çiçek açan ağaçlar ve bitkiler, alerjik reaksiyonları tetikleyebiliyor. Prof. Dr. Özlü, çiçekli alanlarda bulunmanın ve bahar aylarında açık hava etkinliklerine katılmanın, polen alerjisi olan kişiler için son derece riskli olduğunu belirtiyor. “Polenler, rüzgarla yayılır ve vücuda girdiğinde, alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Özellikle bahar sezonunda polen yoğunluğu artar ve bu durum alerjik bireylerin yaşam kalitesini olumsuz etkiler” diyor.
Prof. Dr. Özlü, polen alerjisi ile mücadele eden bireylerin dikkat etmesi gereken bazı noktalara da değiniyor. Polenlerin yoğun olduğu günlerde dışarı çıkmaktan kaçınılması gerektiğini belirten Özlü, “Gün içerisinde rüzgarlı saatlerde (genellikle sabah ve akşam saatleri) dışarıda bulunmamalısınız. Bunun yanı sıra, çiçekli alanlarda bulunmamaya ve pencere açmamaya özen gösterin. Evinizdeki havayı temizlemek için hava filtreleri kullanmanız faydalı olacaktır” ifadelerini kullanıyor.
Ancak sadece polenler değil, aynı zamanda hava kirliliği de alerjik hastalıkların artışında önemli bir rol oynamaktadır. Sanayileşmenin ve şehirleşmenin etkisiyle artan hava kirliliği, bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve solunum yolu hastalıklarının hızla yayılmasına sebep olmaktadır. Prof. Dr. Özlü, hava kirliliğinin alerji tetikleyicisi olduğunu vurguluyor ve bunun yanı sıra “Kirlilik, polenler ve diğer alerjenlerle birleştiğinde daha şiddetli alerjik reaksiyonlara yol açabilir” diyor.
Ülkemizdeki hava kirliliği seviyeleri, özellikle büyük şehirlerde ikamet eden bireyler için büyük bir tehdit oluşturuyor. Özlü, dışarı çıkmadan önce hava kalitesini kontrol etmenin önemine değinerek, “Hava kirliliği yüksek olduğunda, dikkatli olunmalı ve mümkünse dışarı çıkılmamalıdır. Alerjik bireyler, hava kalitesinin düştüğü günlerde maske kullanmayı da düşünmelidir” şeklinde önerilerde bulunuyor.
Bu bağlamda, alerjik burun, gözlerde kaşınma, hapşırma ve cilt döküntüleri gibi belirtilerin artmaması için bireylerin evde kapalı kalmalarının önemi büyük. Prof. Dr. Özlü, özellikle alerjik bireylerin evde geçirdiği zamanı kaliteli hale getirmek için havalandırma yaparken dikkatli olmaları gerektiğini belirtiyor. Evin havalandırılması için en uygun zamanın polenlerin az olduğu saatler olduğunu vurguluyor. “Gün doğumundan sonra ve akşam saatlerinde dışarıda kalmaktan kaçının; ancak evinizi havalandırmak için bu saatleri tercih edebilirsiniz” diyor.
Sonuç olarak, alerji hastalarının, mevsim değişikliklerinde polenler ve hava kirliliğinin etkilerini en aza indirmek için önlem almaları büyük bir önem taşıyor. Prof. Dr. Özlü’nün önerileri üzerine bireyler, yaz aylarının sonlarına yaklaşıldığı bu günlerde daha sağlıklı bir yaşam sürdürebilirler. Polensiz günler dileğiyle!