Antalya, geçtiğimiz günlerde yaşanan 45 dakikalık dolu felaketi ile sarsıldı. Şehirde etkili olan şiddetli dolu yağışı, birçok vatandaşın hayatını olumsuz etkiledi. Bir anda bastıran dolu, hem görsel olarak etkileyici bir manzara oluştururken hem de maddi olarak büyük hasarlara yol açtı. Yerel halk, yaşadıkları korku dolu anları gözyaşlarıyla anlattı. Bu felaket, yalnızca Antalya'nın değil, tüm Türkiye'nin gündemine oturdu.
Antalya'nın bazı bölgelerinde aniden bastıran dolu yağışı, yaklaşık 45 dakika sürdü ancak bu süre zarfında büyük bir hasar yaşandı. Dolu, mahallelerde araçların camlarını kırdı, şemsiyeleri ters döndürdü ve bahçe tarımına büyük zararlar verdi. Özellikle seracılık yapan çiftçiler, yaşadıkları maddi kayıplarla başa çıkmaya çalışıyor. Felaketin ardından sokaklarda gördüğümüz dolu parçaları ise, durumun ne denli ciddi olduğunu gözler önüne serdi. Birçok kişi, araçlarını kapalı garajlarda bırakmanın yanı sıra, dolunun etkili olduğu sokaklarda yürümeye çalışırken korku dolu anlar yaşadı.
Dolu felaketi, yalnızca maddi değil, aynı zamanda psikolojik açıdan da etkileyici bir olaydı. Hayatlarını kaybeden değil ama maddi kayıplar yaşayan insanlar, yaşadıkları anları gözyaşlarıyla anlattı. “Böyle bir şeyle karşılaşacağımızı hiç düşünmemiştik” diyen bir vatandaş, özellikle serasında yoğun emek harcadığı ürünlerin büyük hasar gördüğünü belirtti. “4 yıl boyunca uğraştık, ama şimdi her şey yok oldu” ifadeleriyle duygusal bir yaklaşım sergileyen çiftçiler, bu felaketin nasıl başlarına geldiğini anlayamadıklarını ifade ettiler.
Dolu yağışının ardından Antalya Belediyesi ve ilgili kurumlar devreye girmeye başladı. Hasar tespiti için çalışma başlatıldı. Çiftçilere yardım edebilmek ve zararlarını minimize etmek amacıyla devlet desteklerinin neler olacağı merakla bekleniyor. Ayrıca, Antalya halkı arasında dayanışma ruhu yükselerek, birlikte zor zamanların üstesinden gelme arayışına girdi.
Sonuç olarak, Antalya'da yaşanan bu dolu felaketi, beklenmedik bir şekilde herkesi etkiledi. İnsanlar, bu tür olaylar karşısında yalnız hissetmemeli; çünkü dayanışma ve birliktelik, kriz anlarında en önemli unsurlardır. Antalya’nın bu zor zamanları atlatacağına inananlar, umut dolu gözlerle geleceğe bakıyor. Bu olay, yalnızca bir doğa olayı değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın önemini bir kez daha hatırlattı.