Afganistan, 2023 yılının sonlarına yaklaşırken, bu kez ürkütücü bir felaketle sarsıldı. Gece yarısı, uykuda yakalayan bir deprem, 2000'den fazla insanın hayatına mal oldu. Bu trajik olay, ülkenin zayıf altyapısı ve zorlu coğrafi koşulları ile birleşince büyük bir yıkım ortaya çıkardı. Tepkiler ve yardım çağrıları her geçen gün artarken, Afgan halkının yaşadığı dram tüm dünyanın gündeminde. Bu yazımızda, deprem sonrası durumu, uluslararası yardımları ve Afganistan’ın bu tür felaketlere karşı neden savunmasız olduğunu ele alıyoruz.
Afganistan, 22 Aralık 2023 tarihinde, Richter ölçeğine göre 6.8 büyüklüğünde bir deprem yaşadı. Depremin merkez üssü, ülkenin kuzeydoğusunda yer alan bir bölgeydi. İlk sarsıntılar, gece yarısında insanların en derin uykusundayken meydana geldi; bu da kayıpların artmasına neden oldu. Yüzlerce bina yerle bir oldu, yollar çöktü ve birçok köy tamamen yıkıldı. Kurtarma ekipleri, depremden hemen sonra harekete geçmesine rağmen, zor coğrafi koşullar ve kar yağışı, arama kurtarma faaliyetlerini ciddi şekilde etkiledi. İlk belirlemelere göre, kurtarma çalışmaları hala sürerken, 2000'den fazla insanın hayatını kaybettiği, binlerce kişinin de yaralandığı bildirildi.
Afganistan hükümeti, uluslararası topluma yardım çağrısında bulundu. Birçok ülkeden gelen destek teklifleri, arama kurtarma çalışmalarını hızlandırmak için değerlendiriliyor. Birleşmiş Milletler, hızlı değerlendirme ve yardım ekipleri göndermek için harekete geçti. Yerel ve uluslararası sivil toplum kuruluşları, depremzedelere yardım ulaştırmak için seferber oldu. Ancak, ülkedeki mevcut siyasi ve ekonomik durum, yardım çalışmalarını zorlaştırıyor. Yıllarca süren savaş ve istikrarsızlık, Afganistan'ın altyapısını büyük ölçüde etkileyerek, doğal felaketlere karşı duyarlılığını artırıyor. Özellikle kırsal bölgeler, bu tür doğal felaketlere karşı oldukça savunmasız durumda.
Afganistan'daki bu büyük yıkım, uluslararası toplum için bir hatırlatma niteliği taşıyor. Ülke, sürekli olarak insani krizler ve doğal felaketlerle karşı karşıya kalıyor. Depremler, sel baskınları ve diğer felaketler, belki de en çok ihmal edilen konulardan biri. Uzmanlar, Afganistan’ın coğrafi konumu ve yer altı yapılarının, deprem riskini artırdığını ifade ediyor. Bu nedenle, gelecekteki olası felaketlere karşı hazırlık yapmanın ne denli önemli olduğu bir kez daha gözler önüne serildi.
Afgan halkı, yaşadıkları acıyı, kaybettikleri sevdiklerini ve içinde bulundukları zor durumu atlatma mücadelesine devam ediyor. Tüm dünyanın dikkatinin üzerinde olduğu bu trajik olay, sadece fiziksel değil aynı zamanda duygusal yaralar da açmış durumda. Toplumsal dayanışmanın ne denli önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkarken, uluslararası yardımların zamanında ve etkili bir şekilde ulaşması için çaba gösterilmesi gerektiği tartışılmakta.
Sonuç olarak, Afganistan'da yaşanan bu büyük yıkım, ülkenin sadece doğal felaketlere karşı değil, aynı zamanda insani krizlere ve insani yardımlara ihtiyaç duyduğunu sergiliyor. Uluslararası toplumu ve yardım kuruluşlarını, bu dramı unutmayıp destek vermeye bir an önce harekete geçmeleri gerektiği konusunu bir uyarı olarak ortaya koyuyor. Uykuda yakalayan bu deprem, hem ülke tarihinde hem de global düzeyde önemli bir not olarak tarihe geçecek.